TÜ Teknik Bilimler MYO Radyo ve Televizyon Programcılığı bölümü tarafından gerçekleştirilen atölye çalışmaları kapsamında kentte görev yapan kadın gazeteciler, gazeteci adaylarıyla bir araya gelerek mesleğin zorluklarını ve deneyimlerini anlattı.
Olgay GÜLER
Trakya Üniversitesi Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Radyo ve Televizyon Programcılığı bölümü tarafından gerçekleştirilen atölye çalışmaları kapsa-mında kentte görev yapan kadın gazeteciler, gazeteci adaylarıyla biraraya gelerek mesleğin zorluklarını ve deneyimlerini anlattı…
T.Ü. Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu Radyo ve Televizyon Programcılığı’nın kentte görev yapan gazetecileri konuk alarak sürdürdüğü atölye çalışmaları hızla devam ederken geçtiğimiz günlerde Edirne’nin kadın gazetecileri öğrencilerle deneyimlerini paylaştı. Panel şeklinde düzenlenen etkinliğe konuşmacı olarak Hudut Gazetesi İmtiyaz Sahibi Gönül Uyanıktır, Edirne Ahval Gazetesi İmtiyaz Sahibi Nevser Eraslan, Edirne Yenigün Gazetesi Muhabiri Jale Avyüzen, , Edirne Ahval Gazetesi Muhabiri Büşra Dengin katıldı.
Panelde ilk olarak konuşan Hudut Gazetesi İmtiyaz Sahibi Gönül Uyanıktır, kadın gazeteci olarak yaşadığı en büyük soruna dair deneyimlerinden örnek verdi. Uyanıktır, aynı yerde çalıştığı bir başka arkadaşıyla evlendiği için işten çıkarıldığını ancak bunlara rağmen yılmadan bu günlere geldiğinin altını çizerek, şunları söyledi:
“SUDAN ÇIKMIŞ BALIK GİBİYDİK”
“Mesleğe Almanya’da Hürriyet Gazetesi’nde başladım. 1985 yılında Edirne’ye geldim ve yerel gazeteciliğe başladım. Ne öğrendiysem yerelde öğrenmeye başladım. Okullu bir gazeteci olmanın tarifi tam olarak sudan çıkmış balık gibi. Hem her şeyi bildiğinizi zannediyorsunuz hem de hiçbir şey bilmiyorsunuz. Çünkü meslekle ilgili bir çalışmanız yok. Ben işin içinde öğrendim mesleği. 1994 yılından bu yana da Hudut Gazetesi’ni devralarak bugüne kadar geldik.
“TÜM SIKINTILARIN SOMUT BİR ÖRNEĞİYİM”
Bir kadın gazeteci olarak arkadaşlarımın anlattığı şeyler, mağduriyet ve kadın gazeteci olmanın sıkıntıları konusunda ben tüm bunların somut bir örneğiyim. 1988 yılında Edirne Gazetesi’nden ayrıldıktan sonra Hürriyet Haber Ajansı Edirne Bürosu kurulmuştu. Genel Müdürümün oraya ilk aldığı muhabirdim. 1992 yılında aynı büroda çalıştığım bir arkadaşımla evlendim ve evlenip kadın olduğum işin işten atıldım. Çok severek yaptığım, hayalini kurduğum öğrenmek için Almanyalara gittiğim mesleğim orada sona erdi. Sonrasında ne yapacaktım. Şanslıymışım o dönemki Hudut Gazetesi’nin sahibi Doğan Şuta gazetesini satılığa çıkardı. Ben de gittim bu gazeteye talibim dedim. Sonra anlaştık ve 1994 yılından bu yana da gazetecilik yapıyorum.
“BU İŞİN İÇİNDEYSENİZ CİNSİYETSİZ HALE GELİYORSUNUZ”
Bu işin içindeyseniz eğer cinsiyetsiz hale geliyorsunuz. Kadın olduğunuz ancak çocuğunuz varsa anne derken aklınıza geliyor. Yoksa mesleğin içindeki insanlar için kadın ya da erkek olmak hiç önemli değil. Eğer benim gibi bir kazaya uğramadıysanız”
Ahval Gazetesi Muhabiri Büşra Dengin de meslekte yeni olmasına rağmen başarılı bir gazeteci olmak istediğini ifade ederek hedeflerini anlattı. Dengin; “Mesleği severek yaptığını ve kariyerini bu işte ilerletip oluşturmak istediğini söyledi. Dengin, “Bu meslekte henüz bir buçuk yıldır bulunuyorum bu yüzden en tecrübesiz muhabir olarak aranızdayım. Uluslararası ilişkiler mezunuyum ama bu meslekte kariyerime devam etmek istedim. Kendi isteğimle Nevser Hanım’ın yanına gittim ve ben gazeteci olmak istiyorum dedim. Bu alanda eğitim alamadığım için biraz etrafımdaki insanları izleyerek, takip ederek bir şeyler öğrenmeye çalıştım. Bu nedenle yanımdaki büyükler benim için çok önemli oldu. Eğitim bu alanda elbette ki çok önemli ama biraz da yavaş yavaş işin içerisinde olarak öğrenilen bir meslek” dedi.
Kadın olarak gazeteciliğe başlarken 1-0 yenik başladıklarını dile getiren Yenigün Gazetesi Muhabiri Jale Avyüzen de; “Öncelikle bu işe başlarken bir sıfır yenik başlıyorsunuz. Bunu bile bile bu işi yapmanız gerekiyor. Erkek egemen bir sektör olduğu için sizi bir plan geride görüyorlar. Kentte de özellikle muhabir olarak çalışan çok az sayıda kadın gazeteci var. Bu işte kadınlar daha çok editör olarak görev alıyor. Muhabir olarak çalışan bir kadın gazeteci iseniz sektördeki diğer kişilerle mücadele içinde bu işi yapıyorsunuz. Örneğin kadın bir çalışan gazeteci olarak sektörde bulunmak mobbinge karşı erkeklere oranla daha sık yaşadığınız bir sorun oluyor. Ben de bunu meslekte yaşayan diğer arkadaşlarımdan yalnızca birisiyim. Erkeğin çalışma stili ile aynı olmasa da kadınların da yapabildiğini görüyorsunuz. Hatta bazen bazı konularda kadın muhabirlerin erkek muhabirlere göre daha titiz çalıştığınız söyleyebiliriz” şeklinde konuştu.
Mesleğe 1994 yılında başlayan ve o günden beri işini severek yaptığını vurgulayan Ahval Gazetesi İmtiyaz Sahibi Nevser Eraslan ise gazeteciliğin bir ruh meselesi olduğunu ifade etti. Eraslan; “Ben gazeteciliğin bir ruh meselesi olduğunu düşünüyorum. Toplumda olan olaylara karşı sessiz kalamayıp araştırmak istiyorsanız o ruhu taşıyorsanız başka bir iş yapamazsınız diye düşünüyorum. Evet, zor mu çok zor. Kesinlikle sıkıntıları olan bir meslek. Ama bu mesleği yapmak istiyorsanız bir şekilde bir yol buluyorsunuz. Ben mesleğe başladığımda meslekte tanıdığım tek gazeteci kadın Gönül Uyanıktır idi. Bizim önümüzde başka da bir örnek yoktu. Kendisinden çok şey öğrendim. Ben alaylı olarak yetiştim bu meslekte ve bu işin içine girdikten sonra asıl olarak bu işi öğreniyorsunuz. Burada verilen eğitim elbette çok önemli ama işin saha kısmı çok farklı. Biz de kadınlar olarak meslekte çok sıkıntılar yaşadık. Ama bunlarla mücadele ederek daha da güçlendik” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Hudut Gazetesi