Üniversitelerde mezuniyet dönemi geldi çattı. ‘Bitse de gitsek’ diye bakanlar için de, ‘keşke bitmese’ diyenler için de kitabın yeni bölümüne geldik: İş dünyası.
Bu yazı çoğunlukla iletişim fakültelerinden mezun olan gazeteci adaylarına bazı önerilerden oluşuyor. Elbette yapana mutlak yarar sağlayacağı şüpheli bazı öneriler var içinde, bazen de yaşanmışlıklar.
- Her staj doğru staj değildir: Bugüne dek staj yapmış ya da yapmamış olabilirsiniz. Her şartta mezuniyet sonrası staj farklı bir meseledir. Staj makyajlı geniş bir sömürünün sektörde her köşeyi tuttuğunu unutmayın. Sizin gelecekteki kimliğinizi ya da yeteneklerinizi belirleyebilecek kalibrede bir yerde staj yapmaya çalışın. Her gazetenin ya da haber odasının mutfağı farklıdır, yemeğini yemek istediğiniz ya da tekniklerini beğendiğiniz mutfaklarda çalışmaya dikkat edin.
- Gazetecilik illa ki basılan gazetelerde ya da popüler haber kanallarında yapılmaz: Ana akım gazetelerin kapısından girmek başta herkes için en doğru seçim gibi görünür. Düzenli yatacak maaş, öyle ya da böyle oturmuş gelir düzeni ve bazı standartlar insanı içine çeker. Ama illa ki buralarda çalışmak zorunda değilsiniz. Hatta bazı alternatif medya alanları var ki ileride ana akımda yükselmek isteyenler için çok daha iyi referans olabilirler.
- İlk iş çoğu zaman sömüren iştir: İlk işinizde çoğu zaman sömürülürsünüz. İlk işinizi bir sonraki iş için entelektüel ve pratik birikim elde edeceğiniz bir yerde seçmeniz bu yüzden önemli. Uzun vadeden ziyade orta vadede sizi yükseltecek bir iş seçin.
- Kendinizi siyasi haberlerin dünyasıyla kısıtlamayın: Herkes parlamento muhabiri ya da köşe yazarı olmak istiyor. Ancak iyi gazeteciler -belirgin uzmanlık alanları olsa da- gazetecilik tekniklerine hakimiyetle gündem belirleme gücüne sahiptir. Yapacağınız haberlerin teması kadar yöntemi ve yönelimi de önemlidir. Barış gazeteciliği, çözüm gazeteciliği vb. eğilimleri araştırın, nasıl bir gazeteci olacağınıza bu akımları incelemeden karar vermeyin.
- Partizanlıkla gazeteciliği karıştırmayın: Gazeteciliğin sosyal fayda üretme sorumluluğunu asla geri plana atmayın, politik gündeme ve angajmanlara yaslanmayın, unutmayın tüm iktidarlar ve siyasal iklimler geçicidir. Gazetecilik günün birinde politikaya geçmek üzere tutunulacak bir dal, bir basamak değildir. Kendi etik ve sistematik gereksinimleri vardır.
- Blogger’lık ve Vlogger’lıktan korkmayın: İş ve staj bulamasanız bile yeni medyada kendinize şans aramaktan çekinmeyin. Bir bakmışsınız kendi iş modelinizi oluşturmuş, staj ve asgari ücret gibi gazeteciliğin ‘utanç aşamalarını’ atlamışsınız.
- Teknoloji ile ilgilenin: Teknoloji hem en iyi dostunuz hem en büyük mücadele alanınız olacak. Ben önümüzdeki 20 yıl içerisinde kodlama bilmeyen gazeteci kalmayacağı görüşündeyim. Belki kelli felli köşe yazarı olabilirsiniz ama kod bilmeden gazetecilik zor görünüyor.
- Medya ile ilgili diğer alanları hor görmeyin: Halkla ilişkilerden reklamcılığa, sosyal medya ajanslarından prodüksiyon şirketlerinde her şirketin size öğretebilecek çok şeyi var. Hor görmeyin.
Kaynak: journo.com