Sadece bir gün içinde yaşanan iki gelişme Türkiye’de hem medyaya baskıyı hem de gazetecilerin işini ne kadar zor şartlar altında yaptığını gözler önüne serdi. İki kadın gazeteciden biri yaptığı haber nedeniyle işinden oldu, işi soru sormak olan bir diğer gazeteci ise hoşuna gitmeyen bir soru sorduğu için bir parti liderince azarlandı ve korumaları tarafından sert biçimde müdahale edildi.
HABERTÜRK’TEN KOVULDU
Sosyal medya başta olmak üzere medyada gündem olan ‘Annem karne hediyesi et aldı‘ haberini yapan Habertürk muhabiri Fatmanur Boylu, yaptığı haber nedeniyle işinden oldu. Haberde bir çocuk, annesinin karne hediyesi olarak kendisine et aldığını söylüyordu. Haberi paylaşan binlerce kişi, bu durumun ülkedeki ekonomik krize çarpıcı bir örnek olduğuna dikkat çekmiş ve halkın alım gücünün düşüşü nedeniyle iktidarı eleştirmişti.
Kanal yönetimi önce haberle ilgili soruşturma açtı ve haberi geri çekti. Ardından muhabirin işine son verdi. Kamuoyunda, haberin iktidar baskısı sonucu Habertürk tarafından yayından kaldırıldığı ve muhabirin işine son verildiği konuşuldu. Gazeteci Fatmanur Boylu ise kendisine yapılan haksızlığa tepki gösterdi.
BAHÇELİ’YE SORU SORDU, TERSLENDİ, İTİLDİ
Benzer olay MHP lideri Devlet Bahçeli’ye soru soran bir kadın gazetecinin başına geldi. KRT TV çalışanı ve VOA muhabiri olan Yıldız Yazıcıoğlu, Sinan Ateş cinayeti hakkında soru sorduğu için Bahçeli tarafından ‘Hadi işine bak’ denilerek azarlandı.
Bahçeli’nin korumaları tarafından itilerek uzaklaştırılan gazeteci Yazıcıoğlu yaptığı açıklamada olaydan duyduğu üzüntüyü aktardı.
Bir gün içindeki bu yaşananlar, medyaya ve gazetecilere yönelik baskıyı gösteren olaylardan yalnızca ikisiydi.
Türkiye, Dünya Basın Özgürlüğü indeksinde 180 ülke içerisinde 149’uncu, hapisteki gazeteciler sıralamasında ise birinci sırada. Yirmi yıllık AKP iktidarında, yüzlerce yayın organı kapatıldı. 11 bini aşkın gazeteci işinden oldu. 1000’e yakın gazeteci cezaevine girip çıktı. Halen cezaevlerinde 80 civarında gazeteci işini yaptığı için tutuklu veya hükümlü.
İktidar, bir yandan ülke içindeki özgür medyaya yönelik baskısını sürdürürken diğer yandan yurt dışında işini yapmaya çalışan ‘sürgün gazeteciler’i hedef gösteriyor. Cevheri Güven, Can Dündar, Erk Acarer, Bülent Keneş, Abdullah Bozkurt, Levent Kenez, Ahmet Dönmez gibi yurt dışındaki gazetecilerden kimi saldırıya uğradı, kimi evlerinin açık adresleri ve fotoğrafları yayınlanarak hedef gösterildi.
Seçimi kaybetme endişesi yaşayan Erdoğan rejiminin yaklaşan seçim öncesi gerek Türkiye’de gerekse yurt dışında basına yönelik baskının artmasından endişe ediliyor.